Define efsaneleri

неделя, 30 юни 2013 г. |

Bulgaristan toprakları saklı defineler açısından zengindir. Bazı defineler daha Trak, eski Roma ve Bizans zamanından kalmış. Diğerleri ise, Osmanlı zamanında soyguncular, çaldıklarını götüremeyince daha sonra gelip götürürler umuduyla gizli yerlere gömülmüştür. Aynı şekilde Bulgar haydutları ve eşkiyalar da çaresiz oldukları zaman, topladıkları silahları gömmek zorunda kalıyorlarmış.
Ülke topraklarımızda en ünlü define belki de efsanevi Vılçan Voyvoda’nın ve en yakın sırdaşı Papaz Martin’in definesidir. Çetesiyle birlikte ülke topraklarında Osmanlı hazinelerine karşı saldırıya geçer, Bulgar ve Türk çorbacılarının paralarını alırlar ve aynı zamanda define işiyle de uğraşıyorlarmış. Büyük bir servete sahip olmuşlar. Efsaneler tonlarca altın, müchever ve ganimetten söz ediyor.
© Fotoğraf: arşiv
Bir efsaneye göre, biriktirdiği altın ile Vılçan Voyvoda vatanın özgürlüğünü satın almaya çalışmış. Gönderdiği elçiler, Rus çarın huzuruna çıkmış ve Osmanlı İmparatorluğuna karşı muhtemelen bir savaşın değerini ödeme teklifinde bulunmuş: silahlardan askerlere ödenecek maaşlardan tut da yetim çocuklara ödenecek emekli maaşlara kadar. Maalesef, Rus çarı böyle bir savaşa girme cesaretinde bulunamamış, çünkü “bir haramide bu kadar zenginlik ne gezer”, diye düşünmüş. Bugün de Vılçan Voyvoda’nın ve Papaz Martin’in define efsaneleri Koca Balkan, Stranca dağı, Sakar dağı, Ruse ve ülkenin diğer bölgelerinde ağızdan ağıza dolaşıyor. 
Hazinelerin, eski kalelerde, manastır ve mezarlıklarda, mağaralarda gizli olduğu düşünülüyor. Efsanelere göre, define sandık veya çömlek içine konup ağaca, taş veya dere köprüsüne, çeşme veya pınara yakın bir yere gömülürmüş. Definenin gömüldüğü yerlere nişan konurmuş, yerini belirlemek amacıyla ve kağıt, demir veya taş üzerine de haritası çizilirmiş. 
Efsanelere göre, en az dokuz yıl yerde gömülü kalan definenin özel koruyucusu- hortlak vardır. Hortlak, karanlıkta geç kalan yolcuları basıyor. Zayıf kalpliler, bundan korkup hasatalanır ve sayılı gün sonra ölürlermiş. Daha kahraman olanlar ise hortlakla savaşa girer. Hortlağa kulaklarından tutup ilk ışıklara kadar elinde tutabilirse, definenin bulunduğu kazan ellerinde kalırmış. 
Başka efsanelerde define büyük bir yılan veya ejderha tarafından korunuyor. Bu defineyi gömenler, üzerine ip, zincir veya kuşak atıp büyülü sözlerle onu yılana dönüştürüyorlarmış.
© Fotoğraf: BTA
Böyle paraların zehirli olup onlara dokunan herkesin öldüğüne inanılırmış. 
Kaderde define bulmak yazıldıysa o kişinin rüyasında Tanrı görünür ve definenin nerede gömüldüğünü söylermiş. Ancak birçok defineci, onlara malcı denir, saklı defineleri kendi başına ararlar. Erkek sayısı fazla olsa da, aralarında kadınlar da var. Yaşlılar, eskiden Çar 3. Boris’in (1918-1943) de bir zamanlar define düşkünü olduğunu söylerler.
Malcılar, 24 Hazirana denk gelen Enövden bayramının arifesinde gömülü altının üzerinde ateşin yandığını veya ışığın parladığına inanırlar. Eğer kişi, uygun zamanda uygun yerde bulunursa definenin sırrını çözebilir. Bazen malcılar, beraberinde kahinler de götürüyor, definenin yerini göstermek için. Definenin kazıldığı zaman özel önlemler alınıyor: hiç konuşmadan çalışılıyor, aksi takdirde define daha da derine gömülüyor ve artık kimse onu bulamıyor. Defineyi bulmak amacıyla kurban da verilmeli.
Kurbanın ne olduğunu anlamak için üzerine kül sepeleniyor ve sabah olduğunda külün üzerindeki izlere bakılıyor. Eğer kuş ve hayvan izi ise, o hayvan kurban ediliyor. Fakat insan izi varsa, demek ki define insan kurbanı isityor ve bu defineyi çıkaran kişinin öleceği anlamına geliyor.
Bazı şanslı kişiler bu laneti bozmak için “hayır” yapıyor- yani fakir insanlara para dağıtıyor, çeşme yapıyor, kilise veya manastır inşaat ediyor. Bazı insanlar ise, definenin kurbanı oluyorlar. Bugün de, Bulgaristan topraklarında buldukları definenin lanetine yakalanan define avcılarına ait hikayeler anlatılıyor. Onlar deliriyor veya ölüyorlar, dokuzuncu kuşağı kadar ise lanet peşlerini bırakmıyor. Bundan dolayı bulunan altının sadece yetim çocuklara mutluluk ve şans getirdiği söylenir. 
BNR

0 коментара:

Публикуване на коментар